ÇİN EKONOMİSİNDE ÜÇLÜ TEHDİT

ÇİN'İN EKONOMİSİ NE DURUMDA?

Çin'in ekonomik büyüme hızı şimdiye kadar tahmin edilen en yavaş oranda seyrediyor. Ekonomistlere göre, gelişimsel faktörlerin "üçlü tehdidi" ülkeyi daha da uzun bir daralma sürecine sokabilir.

Nedir bu tehditler? Birincisi 2032'de başlayacak tahmini nüfus düşüşü, ikincisi orta gelir tuzağı (bir ekonomide belirli bir kişi başına gelir seviyesine gelindiğinde ekonominin ileri gidemeyerek o seviyede takılı kalması)  ve son olarak da kaçınılmaz olan ABD-Çin ticaret savaşıdır.

Ekonomist Richard Koo'ya göre, bu tehditler Çin'in imalat avantajını ortadan kaldırabilir ve çok uluslu şirketlerin ucuz işçilik için diğer ülkeleri tercih etmesine sebep olabilir.

Çin ekonomisi, son yıllardaki en yavaş büyüme düzeyine girmekte. Nomura Araştırma Enstitüsü baş ekonomisti Richard Koo, çarşamba günü yayınlanan bir raporda, küresel borsaların 2 ay aradan sonra ABD’yle görüşmelerinin istikrar kazanmasına ve ticaret görüşmelerinin yeniden başlamasına rağmen birçok farklı sektörde sıkıntı yaşandığını belirtti.

Çin'in ekonomik gücünün büyük bir kısmı, diğer sanayi ülkelerinden daha ucuz işçi sağlama kabiliyetinden geliyor. Koo, "Ekonomik büyümeyi yavaşlatıcı faktörlerin üçlü tehdidi, ülkenin üretim avantajını ortadan kaldırabilir ve kritik olan yabancı yatırımları başka bir yere taşıyabilir" dedi.

Çin’in hızlı gelişimiyle birlikte yaklaşık 1,4 milyar vatandaş ekonomik dalgayı yükselttiği sırada işçi ücretleri de arttı. Koo, "Orta gelir tuzağı, ülkenin düşük maliyetli işgücü piyasasını tehlikeye sokuyor. Çünkü yabancı yatırımcıların ilgisi ucuz olan ülkelere yöneliyor" diye belirtti.

Mevcut ücret seviyelerinde, Vietnam ve Bangladeş gibi gelişmekte olan üretici ülkelere işçi göçü yaşandığı görülüyor. ABD-Çin ticaret savaşı bu göçü daha da şiddetlendirebilir ve Çin için çok büyük olumsuz etkilere yol açabilir.

Koo, "Bu, ABD ve diğer pazarlarda Çin malı ürünlerin karşılaştığı engellerle birleştiğinde, iç yatırımlarda da anlamlı bir düşüş görüleceğine işaret ediyor" dedi.
Demografik veriler, Çin’in çalışma nüfusunun 2010’ların başında küçüldüğünü ve bu küçülme trendinin 2032’de nüfusta net bir düşüşe sebep olacağını açıkça gösteriyor.

ABD-ÇİN TİCARET SAVAŞI

Dünyanın iki ekonomik süper güçleri arasındaki ticaret anlaşmazlığının ikinci yılında, geciktirilmiş vergiler ve müzakerelere devam etme vaadi dışında çözüm yolunda pek fazla ilerleme kaydedildiği söylenemez. Yaşanan gelişmeleri daha önce sizlere yazımızda anlatmıştık.

Çin’in dış yatırımdan yerli üretime geçmek için fazla hızlı davranıyor olabileceğini belirten Koo, ticaret savaşının Çin ekonomisine ve imalat sanayilerine zarar verebileceğini söyledi.

Çin ekonomisi, yalnızca üretim bilgisi için değil aynı zamanda denizaşırı pazarlama ve satış için de yabancı işletmelere bağımlı kalmaya devam ediyor. Çin'in ekonomisini iyileştirmesi için 2020 ABD seçimlerinden önce Cumhurbaşkanı Trump ile bir ticaret anlaşması yapması gerektiği bir gerçek. Trump seçimi kaybederse jeopolitik unsurların ticari problemlerden ayrılması zorlaşabilir ve ekonomi daha da kötüye gidebilir.

ÇİN BORSASINDA SON DURUM

Asya-Pasifik bölgesindeki hisse senetleri Washington ile Pekin arasındaki ön ticaret görüşmelerinin yeniden başlamasının ardından Cuma günü hafif yükseliş gösterdi.

Hindistan'da, hükümetin ekonomik büyümeyi artırmak için kurumlar vergisi oranını düşürmesinin ardından stoklar arttı.

Şanghay Kompozit Endeksi % 0,2 artışla 3,006 seviyesine yükseldi. Nikkei % 0.2 artışla 22.079'a ulaştı.

Kospi 2,0,92'ye % 0,5 ekledi. S&P/ASX 200 % 0.2 ilerleme ile 6.730 olurken; Hang Seng 41 puan kaybetti ve 26.428 oldu.

Tarihsel olarak, Çin Şanghay Kompozit Endeksi, Ekim 2007’de 6124.04 seviyesi ile tüm zamanlarının en yüksek seviyesine, 1990’ın Aralık ayında ise 95.79 puanıyla en düşük noktaya gelmişti.

Kaynaklar:

markets.businessinsider.com/news
tradingeconomics.com/china