KORONAVİRÜS SALGININDA BITCOIN NEDEN YÜKSELMEDİ?
Koronavirüs salgını küresel çapta kitlesel panik yarattı. Geleneksel finansal piyasaların yanı sıra, koronavirüs kripto paraları ve özellikle Bitcoin fiyatlarını da etkiliyor. Bu nedenle, yatırımcıların Bitcoin fiyatı ile ilgili nelerle karşılaşacaklarını incelemenin zamanı geldi.
Bu yazı, AtoZ Markets'ten Amicus Corporation tarafından kaleme alınmıştır.
23 Mart, 2020, AtoZ Markets - Bitcoin, 2020'nin başında ralli yapmıştı. Bitcoin'in oluşturulmasından bu yana BTC’nin değeri adeta bir drama gibi hep olaylı oldu. Ancak kripto paranın oluşumundan bu yana Bitcoin’in birkaç aşağı yönlü hareket yaşadığına şahit olduk. Bitcoin'de meydana gelen en son felaket düşüşü koronavirüsün ortaya çıkması neticesinde gerçekleşti. Bitcoin, bir gün içinde 7600 dolar seviyesinden 5300 dolara gerileyerek tarihindeki en büyük günlük düşüşüyle karşı karşıya kaldı. Bu nedenle diyebiliriz ki popüler kripto para birimi BTC, ABD borsalarında ve endekslerinde görülen çöküşle birlikte bir anda 4.000 dolara kadar gerileme gösterebiliyor.
Bitcoin fiyatı, koronavirüs salgını patlak vermeden önce 10.000 dolara ulaşmıştı. Fakat birçok kripto para yatırımcısının aklında şu soru var: Neden Bitcoin geleneksel finansal sistemdeki kargaşanın arasında bir güvenli liman varlığı olamadı?
Finansal Kriz Sırasında Kripto Paralar
Hepimiz kripto para birimlerinin merkezi olmadığını biliyoruz. Hiçbir hükümet veya finans kurum kripto para piyasasını kontrol edemez. Bu nedenle, finansal kriz ve ekonomik çalkantı gibi durumlarda kripto para birimleri herhangi bir üçüncü kişi tarafından kontrol edilmediğinden güvenilir olarak kabul edilecektir.
Geleneksel para sisteminde, Merkez Bankası para basar ve ülke içindeki toplam para arzını kontrol eder. Merkez bankası para arzını artırabilir veya azaltabilir. Hükümet, ekonominin durumuna göre harekete geçer. Örneğin, resesyon olursa hükümet yatırımcıları ülkenin farklı sektörlerine daha fazla yatırım yapmaya teşvik eder. Yani hükümet genellikle yatırımcıları teşvik etmek için hareket eder ve daha az vergi ücreti alır. Öte yandan, para arzı yükseldiğinde, hükümet faiz oranlarını artırmaya çalışarak insanların bankalardan para almasını düşürmeyi hedefler. Tüm bunlar hükümetin halkın ihtiyaçlarını kontrol edip karşıladığını gösteren iyi işaretlerdir. Ancak hükümet iflas ederse ne olur?
Cevap basit: Banka hesabınızda ne kadar para varsa, kağıttan başka bir anlam ifade etmez.
Bu nedenle, hükümete veya diğer kişilere ne kadar paraya sahip olduğunu söylemek istemeyen kişiler için kripto para birimleri harika bir araçtır. Bu özelliği sayesinde kripto para birimini insanlar arasında çok popüler hale getirdi. Dolayısıyla, bir koronavirüs salgını veya finansal resesyon durumunda, kripto para birimleri yatırımcılar için mantıken güvenli liman olarak işlev görmelidir.
Koronavirüs Bitcoin Fiyatını Nasıl Etkiledi?
Birçok yatırımcı ve kripto para meraklısı herhangi bir finansal kriz karşısında kripto paraların sapasağlam kalacağına ve her zaman güvenilir olduğuna inanıyor. Bitcoin'in genel arz ve talebi sabit olduğundan herhangi bir manipülasyon söz konusu olamaz. Tarihsel açıdan bakarsak, Bitcoin ve diğer kripto para birimlerinin herhangi bir finansal belirsizlik karşısında yükseliş yaşadığını görebiliriz. Örneğin, Federal Rezerv'in piyasaya likidite enjekte etmesi, yatırımcıların Bitcoin’e yönelerek güvenli yatırım yapabileceklerinin bir göstergesidir. Koronavirüs şu anda Bitcoin’i etkiliyor olsa da, fiyatının tekrar 10.000 dolar seviyesinin üzerine çıktığını görmemiz pek de olasılık dışı değil. Piyasaların yapısına göre, Bitcoin fiyatının koronavirüs salgınının yarattığı gibi bir ekonomik kriz sırasında yükselmesi gerekiyordu. Peki BTC neden 4000 dolar seviyesinin altına düşerek başarısız oldu?
1.Koronavirüs Haberleri
Bitcoin, küresel belirsizlik sırasında güvenli liman olarak çalışır. 2020'de Bitcoin 10.000 dolar civarında işlem gördü. Bunun arkasındaki neden ise yukarıda bahsettiğim gibi Koronavirüs gibi herhangi bir küresel ekonomik belirsizlik zamanlarında yatırımcıların güvenli limanlara yatırım yapmasıdır. Çin’in ekonomisi zayıfladıkça, yatırımcılar güvenli liman yapısı nedeniyle Bitcoin'e yöneldi.
Koronavirüs salgını başladığında Çin hisse senedi endeksleri % 9, Şangay Kompozit Endeksi % 8 azalmıştı. Bu sırada da Bitcoin'in fiyatı 10.000 doların üzerine çıktı, yani yatırımcılar paralarını kripto piyasalarına taşımıştı.
2.Bitcoin Madenciliğinin Zorlaşması
Koronavirüs salgınının Bitcoin madenciliğini etkilediği doğrudur. Çinli yetkililer yayılımı kontrol altına almak için madencileri kapatmaya başladı. Çin'in ünlü kripto madencilerinden Jiang Zhuoer, polisin madencilik şirketlerini kapatmaya zorladığını açıklamıştı.
Çin, ucuz elektrik ve diğer kaynaklar nedeniyle Bitcoin madenciliğinin %65'ini kontrol ediyor. Bu nedenle Çin’in madencilere olan müdahalesi kripto madencilerini olumsuz etkiledi. Öte yandan, madenci eksikliğinin ağ sağlığını etkileyebileceği ihtimali bulunuyor.
3.Çin’deki Karantinanın Nakit Paraya Olan Etkisi
Koronavirüsün ortaya çıkması sırasında Çin hükümeti nakit paraları temizlemek için çalışmalara başladı. Çinliler, kağıt banknotlara ultraviyole ışık ve yüksek sıcaklık uygulamaya başladılar. Bu uygulamayla kağıt paraların virüs korkusu ile kullanılmamasının önü açılmış oldu. Böylelikle bu strateji ile birlikte nakitsiz işlemler arttı ve Çin halkı, Bitcoin'i daha yakından tanıma fırsatı bulmuş oldu.
Çoğu insan koronavirüs salgınıyla birlikte Bitcoin ve diğer kripto para birimlerini güvenli liman olarak görse de, bu paraların değerinin talepten kaynaklandığını hatırlamak gerekir. Yani BTC ve diğer kripto paralar, geleneksel para birimleri gibi faiz oranları ve GSYH gibi faktörlerden etkilenmez.
4.Koronavirüs ve Bitcoin Halving Dönemi
Bitcoin halving, her seferinde yeni madencilik öğeleri gerektirmektedir. Bitcoin halving gerçekleştiğinde, mevcut ekipmanları madencilik için kullanılamaz hale gelir. Bu nedenle, madencilik çiftlikleri eski ekipmanları yenileriyle değiştirir. Dünyadaki kripto madencilerinin çoğu Çin'de bulunuyor. Bu nedenle, koronavirüs salgını nedeniyle Çin'deki kripto para madencileri büyük sorun yaşayabilir. Karantinanın daha da genişlemesi, karantina süresinin uzaması gibi faktörler hem Çin ekonomisini hem de Bitcoin mining çiftliklerini ciddi anlamda olumsuz yönde etkileyebilir. Virüsün patlak vermesi, madencilik çiftliklerinin çalışmasını sınırlandırarak yeni makine imalatına sınırlama getirebilir. Bu nedenle Bitcoin halving etkinliğinin hash rate (doğrulama gücü) düşene kadar ertelenme ihtimali bulunuyor.
Koronavirüs salgınının genişlerse diğer kripto para birimleri ile birlikte Bitcoin de olumsuz yönde etkilenecektir. Bunun temel sebebi, Bitcoin ve diğer kripto para birimlerinin dünyadaki herkes tarafından kolaylıkla bir ödeme aracı olarak kullanılamamasıdır. Çoğu insan yiyecek ve giyecek gibi günlük harcamaları için kripto para birimlerini kullanamaz. Böyle bir kriz zamanında ise insanlar genellikle kripto paraların sahip olmadığı temel ve kolayca erişilebilir geleneksel para birimi sistemlerine yönelmek isterler. Hepimiz biliyoruz ki, Bitcoin yeterli maden desteğine sahip olduğu sürece güvenli liman olmayı sürdürecek. Bu nedenle, Bitcoin madenciliğinde görebileceğimiz erişilemezlik, Bitcoin fiyatını da otomatik olarak olumsuz etkileyecektir.
Diğer piyasalara bakarsak, yine globalde büyük düşüşler görebiliriz. Eğer Bitcoin bu testi geçebilirse, dünyanın bir numaralı kripto para birimi için harika günler geliyor diyebileceğiz. Birçok yatırımcı ve analist, Bitcoin’in mevcut durumun üstesinden geldiği takdirde 20.000 dolar seviyesinin üzerine çıkacağına inanıyor. Bu nedenle, yatırımcıların önümüzdeki günlerde Bitcoin fiyat hareketini ölçmek adına teknik unsurların yanı sıra temel unsurlara da odaklanması faydalı olacaktır.
Sonuç
Geleneksel para birimlerine alternatif olarak Bitcoin'e ve genel olarak kripto paralara inanan bazı yatırımcılar var. Fakat bu yatırımcıların çoğu hala kripto paraları yatırım aracı olarak kullanmak veya elde tutmak için mantıklı bir neden bulamadıklarını söylüyor. Bu yatırımcılar, Bitcoin’in fiyatı yüksekken satmak, düşükken almak mantığını benimsemişlerdir. Yani gündelik hayattaki kullanımını göz ardı ederler. Fakat şunu da bilmek gerekir ki dünya çapında Bitcoin'i bir ödeme yöntemi olarak kabul eden birçok satış noktası var ve bu sayı giderek artıyor. Bu nedenle odaklanmamız gereken nokta volatilitenin üstesinden gelmektir. Hem geleneksel hem de kripto para piyasaları koronavirüs sebebiyle oldukça volatil olduğundan analizler ve piyasa takibi yaparak fiyatları kontrol etmek gerekiyor.
https://atozmarkets.com/news/coronavirus-affecting-bitcoin-price